BANKA SİSTEMİ NASIL ÇÖKERTİLİR? / Mustafa Cihan ALLİŞ

On beş kadar arkadaş, Türkî cumhuriyetlerin bayrakları ile donattığımız ve adına “Otağ” dediğimiz çardağın önünde tütün ve çay içiyorduk. Vatan, millet, dava mevzularını Otağ’ın içinde bir süreliğine tatmin edecek kadar tartıştığımızdan şimdi sadece hoş sohbetler ediyorduk. Çeşitli atışmaların nüktelerin arasında genç bir kadın ve bir genç ortamıza giriverdi.

Genç, takım elbisesi, saf yüz ifadesi ile gayet makul görünüyordu. Kadın ise açık saçık giyinişi, boyalı saçları, tırnakları, sadece meslekî olarak yüzüne takındığı telkin edici ve kendinden emin ifadesiyle gayet itici hatta korkunç görünüyordu. Hepimiz niyetlerini anlamıştık anlamasına ama kadın sırıtan bir samimiyetle hemen söze girdi:

Arkadaşlar merhaba. Biz, yaptığı anketler ve araştırmalar sonucu öğrencileri en iyi anlayan, sizlere en çok destek çıkmaya çalışan, her zaman öncelik tanıyan … Bankasından geliyoruz. Sadece sizin gibi genç, yakışıklı ve başarılı öğrenciler için hazırlanan “… Genç Kart” ı size kısaca tanıtmamı ister misiniz?

Genç kadın beden dilini de etkili kullanmaya çalışıyordu. Fakat hareket ettikçe açılan yerlerinden utananlar sağa sola bakmaya başlamıştı. Bu da kadını daha hareketli anlatmaya teşvik etmiş olmalıydı ki abartılı hareketleriyle bataklıkta çırpınıp daha da batan biri gibi görünmeye başlamıştı. 

İçimizden en toy görüneni gözlerine kestirmişlerdi. Kadın, onay bekleyen haliyle tekrar sordu:

İstemez misin? … Genç Kart sana ayda 400 TL harcama imkânı sağlıyor.
Ayrıca hediye sinema biletleri, çekilişler, indirimler…

Yok abla istemiyorum. Sağ ol.

Genç kadın reddedilmesinden çok “abla” denmesine bozulmuştu. Kısa bir an için yüzüne yansıyan bozulma çok az kişi tarafından fark edilebildi. Kendisine “abla” diyen birini nasıl etkileyebilecekti ki? Tabi kadın vazgeçmedi, başka birini gözüne kestirdi:

Mesela senin, paraya sıkıştığın dönemler hiç olmuyor mu?

E oluyor.

İşte o zamanlarda … Genç Kart sana yardıma koşuyor…

Kadın cümleye devam edemeden sakalları ve çakmak gözlü Ahmet müdahale etti:

Buna gerek yok ki. Ben gardaşıma yardımcı olurum.

Kadın duraksadı. Yutkundu ve alaycı gülümsemelere aldırmadan devam etti:

Peki, öyleyse böyle yardım ettiğine göre senin de zor zamanların oluyordur.

Kimin olmuyor ki abla?

Ben de diyorum ki … Genç Kart ile…

Ama bana da mert gardaşım hep yardımcı oluyor sağ olsun.

Ortalık özellikle kredi kartı mağdurlarımız için şenlik yerine dönmüştü.

Mert sen misin?

Mert ağabey bıyık altından gülümseyerek cevap verdi:

Evet abla, benim.  

Senin peki, hiç ihtiyacının olduğu olmuyor mu?

Birçoğumuz lafa karıştık:

Olur mu abla?

O en zenginimiz…

Arabası bile var…

Kadın bir süre gülen yüzlerimize baktı. Yine bir umut Mert ağabeye hitaben konuşmaya başladı:

Artık tüm yakıtlar çok pahalı. Arkadaşlarına ne güzel bu kadar yardım ediyorsun. Parya sıkışabilirsin. … Genç Kart sana tüm petrollerde indirim sağlayacaktır.

Bu sefer de ben söze girdim:

İyi de abla, Mert abi sıkışırsa aramızda toplayıp hallediyoruz. Benzin parasını da çoğu zaman birlikte ödüyoruz zaten.

Genç kadın pes etmek üzereydi. Arada bir yere boş boş bakıyor, yüksek topuklu ayakkabısının ucunu da kaldırıp indirerek çıkar yol aradığını belli ediyordu. Son kez yüzlerimize şöyle bir bakıp kurban aradı. Tam karşısında köylü olduğu yüzünden belli olan Osman’a karşı harekete geçti:

Sen yakışıklı, ayda 400 TL oldukça düşük faizli kredi istemez misin?

Osman, kadına bakmadan, biraz düşündü:

Abla valla, faiz haramdır. E kredi de haramdır. Hem anam da müsaade etmez.

Osman’ı tasdikleyen hatta destekleyen birkaç yüksek sesli çıkışa kahkahalarımız karıştı. Bankacıların omuzlarının düşmesi ve suratlarının ekşimesi bizi oldukça keyfe getirmişti. Bankacılar, zoraki tebessümleri ile iyi günler dileyerek aramızdan ayrıldılar. Bir süre güldükten sonra kaldığımız yerden muhabbetimize devam ettik.



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder