- Kahraman'ın
gidişine
Tüm dualarımızı edelim, doya doya ağlayalım
Anlatmak bile yasak bize mağduriyetlerimizi
Leyla diye yüreği okşanan kadınlar, artık metruk birer
kalıntılar
Koru onları Sen koru, aslında yapayalnızdır onlar...
Kızdıklarında dalgalar coşardı tüm haşmetiyle,
Ancak nefret etmeyi bilmezlerdi, öğretilmemişti bu duygu
onlara,
Denizin köpüğü gibi dalgalar durulunca sönüp giderdi
kızgınlıkları,
Geriye tüm duygularından arınmış saf kadın kalırdı.
Onca aşağılanmışlıklara rağmen sabırla susan Rıza'nın adıydı
kadın
Aynı zamanda en girift yalanların mimarı
Mekanları ve zamanları değiştirip güzelleştirme gücüyle
beraber
Usta bir oyuncudur kötülük filmlerinin sahnelerinde
Bir parça mutlu olsalar, tüm evreni yeşillendirmeye yeterdi
güçleri,
Doğuştan mağduriyetleri yetmezdi aklamaya kalpleri,
Allah vergisiydi, ellerinin değdiği yerde can bulurdu oysa
herşey,
Dillerde kabul edilen kıymetleri gönüllere inemedi.
Tırnağına zeval gelse dayanamayacakları evlatları olmasa
arkada,
Dağları deler, dünyayı dize getirir bir güçleri vardı oysa,
Durması gerektiği yer demek ki burasıydı yazgıda,
Bitmeyen gönül acısını görse de idrak edemiyordu dünya.
Susarak haykırıyor, çaresizce içten içe ağlıyor,
Doğruların toptan yanlışa evrildiği günlerde yaşamaktan
yoruluyor,
Diktiği fidanların yeşermesine umut bağlıyor,
Güzel günlerin geleceği müjdesi onu oyalıyordu,
Öyle bir gidiyor ki kahraman, dünyalar başına
yıkılıyordu.
Onu bekliyordu günlerce, ama o bilmiyor, hissetmiyordu
Zamanın farklı bir boyutunda gibi yakın ama uzak sesini
duymuyordu
Kadın geceyi libas gibi örtüp üstüne mateme duruyordu
Sevildikçe güzelleşir her kadın solar yoksa bir gül gibi-katil
kim-
Güzel rüyalar göremeyeceğini bildiği gecelere dalıp
Gün ışığının bir daha aynı doğamayacağı günlere uyanıp
duruyordu
Dilinde Hicaz makamı bir nağme, dünya dönüyor dönüyor
dönüyordu
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder