her esrarın bin mısra
yahu sen hangi kayıtları
şerbet gölgelerinde şerh
ettin?
tepene her üşüşen
hafakanlardan payına
eski esvap düğmesi
bir yırtık leğen düşer
ancak
başka ne sandın?
itiraf et kunduracı
en çok kaç numara ayakkabıya
sığar sevgin
bu da böyle bir serüven
işte
al şimdi çamaşırların
akustik bir kazanda
bir kolunda sol kolunda
hatta
bir küçümsenme inadı
itiraf et en çok kaç
numara?
şimdi gelelim kafandaki o
yırtık mindere
ille de ben asarım bunu
diyorsan
çitlembiklerin kırçıllı
tarafına
o başka
akla gelmez bu bendirin
debdebesi ama
ama seni görürüm kamusta
kusura kalma
bak bu daha da kötü
kunduracı:
çınar ağacında koz durmaz
erer göğe kökü sonra dal
tutmaz
tumturaklı bir öge bul
acil
yoksa kırk büklüm bu geçide
sığmazsın
bu geçit sonra
sonra bu geçit…
düğümlendi değil mi
boğazına sende
iş yok sende kunduracı.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder