BİR EYLÜL HAYALİ… / Gün Sazak GÖKTÜRK










Kelimem yok gönlüm var anlar mısın?

İşte böyle diyen bir hayalin serzenişiyle başladı bu şiir!

Anlayacak halim yok ne bir kelimeden,

Ne de bir kimseden!

 

Eylül çığırmışken hüzün denen türküyü

Reddi beyan haddimiz değildi belki

Fakat vakitsiz miydik?

Neydik?

Bilemedik,

Sessizliğin gururu değildi, dili lal olmuştu kelimelerin

Kapılar örtük, gündüz de zifiriydi

Acı kelam düşürdüler ortalık yere

Bir keder türedi kendiliğinden

Kimsesizlik burdu acıtarak

Aha şuran dedi biri, şurandan yaralısın

Oradan vurdular insanlığımı!

Artık kimse eylülde gelmemeliydi

 

Yine bir eylül

Büyük yıkıntılar var içiminde içinde

Hüznü tadacak kadar, kalmayan yıkık bir ruh

Ve onu saran yorgun beden

Hangi giyotine başımı uzatsam diye düşünüyorum

Zaman mefhumu bir girdaba dönüştü bende

Hep aynı sabaha uyanıyorum

Ölmek için ne güzel bir gün!

 

Bilseydim gelmezdim diyen hayalin

Roma saraylarında gezinen bir barbar gibi gezinirken içimde...

Atlar ülkesine gömün beni

Şöyle küçük bir dere kenarına

Bir söğüt gölgesine

Kimsenin uğramadığı bir uzağa...

Kır çiçeklerinin vaveyla bir yele yenik düştüğü bir kıra gömün…

…     

 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder