VARILAMAYAN / Ferhat ALTUN

 


Arkasındadır dağın beklediğim

-şiire böyle girilmez-

Aç kalacaksam

Kılıcım 

Kınımdadır

Kanımdadır başımın

Çiçekleri seyrelten rüzgarı

-şiire böyle devam edilir-

Oraya varamazsam

Kuruyacağım

Kuruyacağım fakat 

Islanmayacak gavurların kirpikleri

Öyle budayacağım 

-şiire gavur kelimesi böyle yakışmaz-

Alıp sonra

Sînemde büyüttüğüm elifi

Be demeden

He'ye ulaşacağım

İşte o zaman kalbim

Sîn'in dişlerinde bir yusufçuk

Sîn şiirde mezar demektir

hep şiirce konuşacağım

hep seni konuşacağım

Ey dağın ardında bekleyen dâğ

Gerisi vey le kum

 

ÖLÜMÜN ÜTÜSÜ YOKTUR / Samet YURTTAŞ


Sabah gırtlağıma dayanır

Kanımın zırhlı burçlarından

Aksırsak

Ölümün ıslak ellerinde

Okunmaz bir reçeteyiz

 

Artık yaşamak vaktidir

Süvarilerin mızrakları

Ütüsüz gömleğimi delmeden

 

Ağzımı ölümle çalkalarım

Bahçesinde

Çizmeleri delik ırgatların

Şimdi bana

Gelincik soylarından bir kefen

Terzim hangi iğneyi batırmış koluma

Bilemem

 

Artık yaşamak vaktidir

Alnımın çatındaki namlular

Patlamadan

 

Şehrin

İnsafına bırakılmıştır avcılar

Dağların puslu yalnızlığında saçlarım

Ürkek bir ceylan

Attığım her adımda tuzak

Beni karşılar

 

Artık yaşamak vaktidir

Nabzıma takılan sayaç

Bozulmadan

 

MAHSUS MUHAL'E/ Miraç Doğantekin


Evvel zaman içinde

Âşık demine gelsen

İçirsem iç geçiren 

Kuşların dillerini

 

Anlamaz bakarsın hep

Seher vakti doğuya

Karanlığa göç eden

Gölge ay ışığına

 

Karanlık benim suçum

Işık hünerim değil

Ben ki taşırım ufku

Sevenler arasında

 

Sen anlam ararken

Ben umut dağıtırım

En korkunç bulutlarım

Fakirin tarlasında

.

.

Yani şu ki ben kuşsam

Sevmişsem ve konmuşsam

En dikenli dalına

Çiçeğinin yanına

Bulacağım ölümdür

Kaderdeki düğümdür

Zayıflığımdan sanma



Kuşun şarkısı susar

Şiir nehri kurursa

Anlar Leyla güllerin

Her bahar ölenlerin

Şarkısını devralan

Mecnun hikâyesini