ÇOCUK ARKADAŞ SANADIR/Ömer Faruk GÜNAY


Gökteki kara beni ağlatıp aşka olan mesafeme
bir de dudakları bükülmüş hasta bir çocuk katıyor

Karaca sabahlarda kanmadığım gibi güneşe
sancı mahallinde okşanan başa da kanmadım

Yumruklarımın yüzde açtığı körpe yaralar
patlak bir kaşın tuzlu tadı ağzımdadır hep

Bir gözüm daima kontrol noktası arıyor
Dinçliğin her türlüsüne aşina boynumdaki
Güneşli günlerin ıh-lamur ihtârı tedirgin ve yerinde

Kışın dumandan laciverd devşirirsem
Yaza işim kolay: fikir ve ahlaksızlık
her makâma bir makâle.
Sonra izle meşime-i şebden neler doğuyor.

Bak kadınlar günün her kuşluk vaktinde
piyasanın koynuna doğru adımlıyorlar.

Sen annenle göğsü arasında tütüyorsun yalnız.
Başka ihsan ister misin?
Ondan çocuğum dudaklarının aldığı şekl-i teessürden
halim ve vaktim mesul değildir.
Annene söyle sana süpermarketten
hindistancevizli bir krem alsın.

 

2 yorum: