Dünya hayatının cümle insanlık için
gurbet olması Hakk’tan ayrılmayanları hüzne gark etmektedir. İşte bu hal,
gurbette olmanın farkında olan Müslümana, asl’dan habersiz olmanın işareti olan
gülmeyi ‘gaflette olma’ hali olarak ifade ettiği için, hiçbir zaman
yakıştırılmamıştır. Bununla birlikte vakarı muhafaza ederek gülmek insanda var
olan bir haldir. Yani gülme hali büsbütün yasaklanmamıştır.
Medeniyetimizde haddi aşmamak, alaya
sebebiyet vermemek, karşıdakini hafife alıp küçük görmemek ve uydurma şeylere
mahal vermemek kaydıyla mizaha ve şakaya izin verilmiştir.
Ali Yurtgezen Hocam ‘mizah’ mefhumunun
genel itibariyle amacını ve hangi ölçülerle yapılması gerektiğini şu şekilde
ifade buyurmuşlardır: ‘Ölçülerimize uygun mizahın sadece ve özellikle
“güldürmek” gibi bir hedefi de yoktur. Her şeyde olduğu gibi bunda da ulvî bir
fayda gözetilmelidir. Gergin bir ortamı yumuşatmak, muhatabı rahatlatmak,
mesajı bir nükteyle daha tesirli vermek, söylenmesi gereken ama söylenmesinden
çekinilen bir hakikati şakaya vurarak ifade etmek, zulme karşı bir direnişi
canlı tutmak asıl gayedir.’
Ve devamında ise nasıl bir mizah olması
gerektiği ile alakalı şöyle buyurmuşlardır: ‘Büyüklerimiz bu inceliği, bu
hassas ölçüyü anlatmak üzere bizim gibi laf kalabalığına tevessül etmemiş;
mizah, şaka, espri, nükte yerine “latife” diyerek meseleyi tek kelime ile
çözmüştür. Arkasından da belki bu kavram kargaşası içinde latifenin de ölçüsünü
kaçırabiliriz endişesiyle şu hükmü koymuşlardır: Latife latif gerek. Yani
yaptığımız şaka, mizah, espri, ince ve derinlikli olmalı. Bir güzelliği ve
hoşluğu yansıtmalı. Bayağılığın, kabalığın, hayâsızlığın, müstehcenliğin
yakınından bile geçmemeli. Muhatabı kırıp incitmemeli, bilakis bir “lütuf”
taşımalı ona. Ve mutlaka gönülden kopup gelmeli.’
Mizah genel itibariyle meşrep ve maharet
meselesidir. Durdu Güneş; hikmet ve nükte yüklü, incelikli ve derinlikli ‘Bitkilerle
Sohbet’ adlı eserinde nebatatı konuşturmuş, mizah ile alakalı ne kadar mahir
olduğunu ve mizahın meşrebine uyumsuz olmadığını, medeniyetimizdeki mizah
anlayışıyla örtüştüğünü eseriyle ortaya koymuştur.
Durdu Güneş, ‘Bitkilerle Sohbet’ adlı
eserini yazma amacını eserinin önsözünde şöyle ifade etmiştir: ’Ben insanların
bitkilere verdiği anlamlardan yola çıkarak onları konuşturmak ve düşünce
dünyamıza küçük küçük pencereler açmak istiyorum. Böylelikle dünyamıza güzellik
katan çiçekler, hayata huzur katan orman, soframızı süsleyen meyve ve sebzeler
düşünce dünyamızda da konuşarak yeni roller alacaktır.’
Modern kentlerin betonarme yığınlarıyla
yeşile savaş açması, her şeyin sahtesinin üretildiği bu dönemde, çiçeklerin
dahi sahtesinin üretilmesi, insanlığın bitkilerle sohbetten mahrum kalmasına
sebep olmaktadır. Hâlbuki bitkilerde de tabiattaki her şeyde olduğu gibi bir
dil vardır ve yalnızca bu dili anlayabilenler o bitkilerle konuşabileceklerdir.
Hakiki manada işitme melekesini kaybetmemiş olanlar bu varlıkların
söylediklerini anlayacaklardır.
Yazar kitabın son sayfasında biz okurlar
için de yer ayırmış ve bir bitkiyle de bizim sohbet etmemizi istemiştir. Acaba
nebatatın dilini biliyor muyuz? Son sayfada bunu hepimiz kendimiz adına
göreceğiz. Tabi konuşacak bir bitki bulabilirsek!
Kitap ne zaman yayımlanmış? Nerde yayımlanmış? Bilsek güzel olur.
YanıtlaSilDurdu Güneş orman mühendisi mi acaba, bizim henüz tanımadığı?
YanıtlaSilYa da Bekir Büyükkurt!
Durdu GÜNEŞ..❗
YanıtlaSilÇok Lâtif bir üslupla yaptığınız LÂTİFE denemeniz,
Bizi bu kaos ve kargaşa dolu dünyamızda.,
Günün telaşı içersinde,
Oradan,oraya düşünme imkanı olmadan koştururken tabiri caizse.?
Ani bir frenle❗zaannkk📍diye durdurdu.
🔴
Bir an durup,düşünüp sakin bir şekilde durum değerlendirmesi yapmak⁉️
Çevreyi yeniden gözlemleyip,yeniden Çoook uzak ufuklara bakıp,
MANZARANIN 🌋tadına varmak ve gereğini yapmak ❗gibi çok yönlü ÇIKARIMLARA 📍 sebep oldunuz.👍👏
Zekanın ,üslûbun ve usul-ü lisan ile tebliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha beyinlere çakmışsınız.👏
Açmış olduğunuz bu yeni ufuktan (Tabiatla konuşma vb..,)ben kendi adıma çok müstefid oldum.
Tebrik ve teşekkür ederim. İyiki varmışsınız.🙏💖 MED.
M.Ergün DAĞCIOĞLU
Durdu GÜNEŞ..❗
YanıtlaSilÇok Lâtif bir üslupla yaptığınız LÂTİFE denemeniz,
Bizi bu kaos ve kargaşa dolu dünyamızda.,
Günün telaşı içersinde,
Oradan,oraya düşünme imkanı olmadan koştururken tabiri caizse.?
Ani bir frenle❗zaannkk📍diye durdurdu.
🔴
Bir an durup,düşünüp sakin bir şekilde durum değerlendirmesi yapmak⁉️
Çevreyi yeniden gözlemleyip,yeniden Çoook uzak ufuklara bakıp,
MANZARANIN 🌋tadına varmak ve gereğini yapmak ❗gibi çok yönlü ÇIKARIMLARA 📍 sebep oldunuz.👍👏
Zekanın ,üslûbun ve usul-ü lisan ile tebliğin ne kadar önemli olduğunu bir kez daha beyinlere çakmışsınız.👏
Açmış olduğunuz bu yeni ufuktan (Tabiatla konuşma vb..,)ben kendi adıma çok müstefid oldum.
Tebrik ve teşekkür ederim. İyiki varmışsınız.🙏💖 MED.
M.Ergün DAĞCIOĞLU