Gri rengine siyah çalmış hayat.
Aklıktan yoksun, çaresiz, bir başına,
Bedelsiz sandığın bu yaşam.
En ağır külfetin, yalnızlık nakşetmiş ruhuna.
Ve kalırken kaderinle bir başına,
Ağlayışlar unutturmaz yaşananları,
Sızın sızmaz oldu ruhuma.
Hissetmez olduğum kadar seni,
Beldemin sana ayrılan toprağı,
Hiç olmadığı kadar çorak.
Ne su tutar artık onu ne bir bakmak,
Ne de senin adını toprağa kazmak.
Tutmaz gayrı göğe, dağa, taşa,
Sevgini yazmak.
En makulü bu olur, senin yalnızlığa yaptığın gibi susmak.
Belli, bilirim ki konuştuğunda kelimelerin suskun,
Akan gözyaşın sana vurgun, biraz da yorgun,
Kimsesizliğinle ahvalin durgun, biraz da solgun,
Neydin be ilk zamanlarda da şimdi ne oldun?
Bunca zaman sustun da sonunda kustun.
Sabra erdikçe muradın da geçinen bir kuldun.
Sen, aslında, yitip bitemediğin engebeli bir
yoldun.
Durduramadığın yasaklarının en büyük kefaletini,
Ödemiş kasvetinde, yalnızlığın bir bir.
Tahminim, tininde yaşadığın sefaleti,
Haris bırakır bir başka kişi,
Var ya o! Hani senin iliklerine işlediğim,
Ruhuna dokuduğum o manevi,
İşte o öyle bir şey ki, asla yoktur eşi,
Sanma ki sakın var benzeri!
Sandığın anda, işlersin bir yasak daha!
Dokursun gri rengine bir siyah daha!
***
TÜRKÜN CEFASI HAK DAVAS
Can acısı canlar gider bir bir...
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir.
Kılıç olmaz , dövülmez ise demir.
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir.
Bu cefa Rabbinden Türk'e verilmiş büyük bir hediye.
Bir Allah kulu diyebilir mi Peygamber cefa çekmemiş diye.
Lütuf'a sakın ola isyan edilmeye.
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir.
İbrahim'i ateşe atan nemrut ! kâfir !
Halilullah'ın cefası, ateşte cennet bahçesidir.
Kafirin sürdüğü sefa giderken bir bir.
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir.
Haksız sefaların sonu hep hezimet
Haksızlık yerine milletime cefa yeğdir.
Durmaz Türk sürer hak yolunda hizmet.
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir.
O cefa ki bizlere kutlu tek dava
Türk'ün kararı keskin, inancı birdir.
Cihan dar gelir "Allah Allah" nidalarıyla
Her milletin sefası bin, Türkün cefası bindir. ***HALEP SOKAKLARI
Yabancıydı mutluluk halep sokaklarına.
Sıcak evlerinden muzdarip,
Nerde bir sıcak lokma ?
Evlerinde yanmaz sobaları,
İçlerinde tutuşmuş sobanın korları,
Ağlar minikler çocukluk uğramaz oralara.
Annesini kaybetmiş küçüğün gözyaşları,
Feryat mı? Figan mı? Anlatılmaz yaşadıkları .
Kelimeler yitirilmiş oralarda,
Hayatına köşe kapmaca oyunları,
Döner durur Halep sokaklarında.
Ne yapacağını bilmez oranın halkı,
Kırmızı renge bürünmüş Halep sokakları,
O renge mühür olacak ay-yıldız !
Çıkartılacak bir bir mazlumun ahı.
Kökünden kopacak maşayı mesken tutan el
Dayan mümin kardeşim dayan,
Halep’in belinden çıkacak o yel .
Subhane rabbiyel aliyyil alel vehhab nidalarıyla duanı et .
Kulların yalvarır Yarab Halep'e Rahmet.
Kulların yalvarır Yarab
Halep'e Merhamet.***
VATANDAN BATAĞA
Sanma Türk'ün Töresi unutulur,
Unutulursun sandığın anda.
Yapma mazluma zulüm,
Türk'ün tokadı dört bir yanda.
Satma paha biçilemez kendini,
Biçilen ruhun dikilmez sonra.
Atma tohumuna nifakı,
Ararsın kaybettiğin aklı mumla.
Susma vatanına kirli emellerde her
kimse,
Sular taşar sen sustukça
Katma haksızı haklıya sakın,
Kattığın zehir olur, ekmeğinde maya
Durma varsa Hak dışı eylem,
Rabbim yanındadır Hak yolunda.
Susturulanlardan olursan eğer
Ne evlat, ne ana, ne de baba,
Bir bakmışın haktan muzdarip olmuş
meğer
Eş, dost, akraba!
Maşanın ucu kor tutuşu serin.
Türk’te inme gerçeği derin derin.
Türk'ün en büyük düşmanı senin,
Sattığın, o ucuz karakterin ...
SEN YOKSAN
Sen yoksan eğer ben de yokum
Sen yoksan eğer, içim
sıkışır
Duygularımdan geçen ruhum
kırışır
Karalanır bahtım, görülmez
hülyalı deniz
Ufkum lanetim olur, her
yeni doğan gün gibi
Sen yoksan eğer, gözüm
bilmez
Gönlümün görmediğini gözüm
görmez
Kör olurum aklım ermez
Tükenmekte olan izmaritim
sönmez.
Sen yoksan eğer, aşk üç
harften ibaret
Sevgim, sevene ihanet
Yaşamak bana her an
eziyet,
Eylemişim bir kere seni
kendime meziyet.
Sen yoksan eğer,
hayallerimin ziyneti gider
Gidenin yerine, gelir
keder.
Senin yokluğun, beni sürükler
Kim bilir belki şimdi,
belki sonra
Herkesin gideceği yere,
Erken giderim ben bu yolla
Görür müyüm seni gözünde
yaşla
Farkına var ve ellerine
bak sevgili
Boşken aramayasın sakın
beni.
Kıymetini bilmediğin
günden beri
Geri dön deme sevgili,
dönemem.
Vakit daha erken, zamanı
yen
Benim yolum sen, hasretim sen,
özlemim sen
Satırlarım da sen, ömrümde
sen, yaşama arzumda sen
Sen yoksan eğer, düşün
sevgili, artık var mıyım ben.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder