CANLI TAVUK ANKETİ/Ferhat AĞCA

Seçim dönemlerinin başladığı ve adayların açıklandığı sırada dünya çapındaki anket şirketleri, anketörlerini salar Anadolu topraklarına. Bu anketörler yoldan geçen herkesi yolundan çevirir ve “bir dakikasını alabilir” daha sonra sonuçlar açıklanır, analizler yapılır ve televizyona çıkan birkaç amca bu sonuçları saatlerce değerlendirir.

Anketler sadece seçim anketlerinden ibaret değildir. “Türkiye’de doğal yaşam oranı” , “Ailelerdeki mutluluk oranı” , “Türkiye’deki dindarlık oranı” gibi gerekli gereksiz birçok anket yapılır. Bir sohbet ortamında, toprağa ve yeşilliğe hasret kalındığından bahsedilirken, lise öğretmeni olan Muzaffer hocam sınıfında yaptığı küçük bir anketten bahsetti. Bu ankette bir soru var ve el kaldırılarak cevap veriliyor. Fakat hocamın sorduğu soru o kadar derin ki bütün anket sistemlerini, anketörleri ve anket şirketlerini çöpe atacak cinsten.. .

Soru aynen şöyle: “Canlı tavuk gören kaç kişi var? Söylesin bakalım!”

Bu soru; tavuğun sabah yumurtasını, öğlen dönerini, akşam ise haşlamasına yiyen içi dışı tavuk olmuş bir nesle tam da sorulacak soru. Bu anketin sonucu ise “Türkiye’deki doğal yaşam oranı”nı belirtecektir. (ki bu soruya parmak kaldırmayanların sayısı sınıfın yarısına yakınmış.)

Anketörler bu sorunun önemini düşünedursun, felsefe, matematik, orman ve ziraat fakülteleri bir bölüm altında bu soruyu incelemesi gerekirken, kentsel dönüşüm adı altında toplu konut projeleri yapan çevre ve şehircilik bakanlığı, bulvarların ve apartmanların arasına çocuk parkları sıkıştıran belediyeler bu soruyu duvarlarına yazması gerekiyor.

Anketörler, neden böyle bir kitleye böyle bir sorunun sorulduğunu analiz etmesi gerekirken, felsefecilerin bu sorudaki ironiyi incelemesi gerekiyor.

Bu sorudan hareketle; peyzaj mimarlarının diktikleri ağaçlarda neden sincap dolaşmadığını, diplerinde neden tavukların yayılmadığını kendilerine sorması gerekiyor.

Bakanlıkta çalışanlar, duvarlarına yazdıkları bu soruyu her okuduğunda; çocuk oyun alanları ve tavuk kümesi bulunan bahçeli evlerin neden kentsel dönüşmediğini düşünmesi gerekirken, belediye çalışanları şehir merkezlerinde neden doğal yaşam parklarının olmadığını düşünmesi gerekiyor.

Televizyon stüdyoları arasında koşan ve bir sürü masrafla yapılan yeni anketlerin nöbetini tutan yorumcular, hocamın sorusunu yorumlaması gerekiyor ama program öncesi, en yakın köye gidip bir tavuk kümesi görmeleri şartıyla…

Evet. Hocam böyledir, az konuşur ama öz konuşur.

Sahi, canlı tavuk gören kaç kişi var?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder