BU, ALLAH`IN LÛTFUDUR/Mohamud Mohamed Sheikh Ali

Farklı bir şekilde hacdan bahsetmek istiyorum.
Tabii fıkıha dalamam çünkü haddim değil. Hacın faziletlerinden de bahsetmeyeceğim çünkü hepimiz biliyoruz.
Size Abdullah Bin Mübarek hazretlerinin bir kaç kıssasından söz edeceğim. Her şeyden önce Abdullah Bin Mübarek hazretleri büyük tabiinlerinden biri, Darul Fena’ya hicretin 118’inde geldi ve 181 de Darul Beka’ya irtihal etti.
Abdullah Bin Mübarek hazretleri Hem âlimdi hem de zahid, hem zengindi hem de cömert. Rivayetlere göre o bir sene hacca giderdi, bir sene de illahi kelimetullah’a (Cihad) giderdi. Abdullah Bin Mübarek hazretleri hac esnasında olan üç tane kıssayı size nakletmek isterim.
Birinci Kıssa: Günlerden bir gün Abdullah hazretleri Arafat’ta, dua ediyor ama sesli sesli Allaha yalvarıyordu. Yorulur ve kendini tutamaz hale gelir. Bir süre sonra da uykuya dalar. O haldeyken bir rüya görmeye başlar… Rüyasında iki melek konuşuyor…
Meleğin biri diğerine sorar: “bu sene hacca gelen sayısı kaç?” diye.
Diğer melek cevap verir: “Altmış bin hacı geldi” der.
Melek yine sorar: “Bunlardan Allah kaçını kabul buyurdu?”
Diğer melek yine cevaplar: “Altısı kabul buyurdu” der demez Abdullah Bin Mübarek hazretleri ağlayarak, korkarak uyanır.
Yine olduğu gibi, ağlaya, ağlaya dua etmeye devam eder. Bir süre sonra gene yorulur ve yine kendini tutamaz uykuya dalar. Yine rüya…
Melekler konuşmalarını devam ediyorlar…
Meleğin biri soruyor diğeri cevap veriyor: “Peki Allah diğer hacılara ne yaptı?” diye soran meleğe diğer melek şöyle cevap verir: O altı kişiden dolayı Allah diğer hacıların günahlarını af edip, haclarını kabul buyurdu. 
Bu, Allah’ın bir lütfüdür. 
İkinci Kıssa: Başta söylediğimiz gibi Abdullah Bin Mübarek hazretleri bir sene hacca giderdi, bir sene de cihada, o sene hacca gitme zamanıydı. Hazırlığını yapmak üzere beş yüz dinar ile deve almaya gider, yoldayken elinde kedi olan bir kadın görür.
Kadına dönüp sorar: “O kediyi yapıyorsun? der. 
Kadın da şöyle cevap verir: Dört kız çocuğum var. Babalarını yeni kaybettik. Çocuklarım yetim ben dul kaldım. Bu gün dördüncü günümüz bir şey yemedik, bu kediyi almak zorunda kaldım.
Abdullah Bin Mübarek hazretleri bunu duyar duymaz kahrolur ve kendisini suçlu hisseder. Elindeki bütün parayı da o muhtaç kadına verir.
O yıl hacca gidemedi. Sonra hac mevsimi bitti, hacılar gelmeye başladılar. Mahalle sakinleri hacıları karşılamak için yola çıkarlar, aralarında Abdullah Bin Mübarek hazretleri de bulunuyordu. Abdullah Bin Mübarek hazretleri onlara “Allah kabul eylesin” dedi. Hacılar Abdullah Bin Mübarek hazretlerine “seninkini de Allah kabul etsin, falan yerde görüşmüştük yanlış hatırlamıyorsam, herkes  öyle diyordu. Abdullah Bin Mübarek hazretleri çok şaşırdı. Eve döndüğünde hala şaşkın ama geçe uykuda, Resulullah (s.a.v) geldi ve Abdullah Bin Mübarek hazretlerine şöyle dedi: “hiç şaşırma garibana yardım ettiğin için ben de senin için Allaha dua ettim. Senin suratın bir meleğe vermesi ve senin yerine haccı eda etmesi için. 
Bu, Allah’ın lütfüdür. 
Üçüncü Kıssa: kardeşim bunu ben sana anlatamam, ya kalemi koyar bırakırım ya da Abdullah hazretleri bizzat kendileri anlatsınlar. Bence de anlatsınlar.  Abdullah Bin Mübarek hazretleri şöyle anlatıyor:
Hacca gitmek için yola düştüm, yol esnasında siyah bir şey gördüm, bir dönüp bakmak istedim meğerse yaşlı bir kadındı. Ona “selamun aleyküm dedim.”
O da سلام قولا من رب رحيم (onlara merhametli Rabb`in söylediği selam vardır.)yasın suresi 58.ayet.
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Burada ne yapıyorsun? 
Yaşlı Kadın: سبحان الذي أسرى بعبده ليلا من المسجد الحرام (Bir gece, kendisine ayetlerimizi gösterelim diye kulunu mescidi haramdan, çevresini mübarek kıldığımız mescidi aksaya götüren Allah noksan sıfatlardan münezzehtir, o gerçekten işiten ve görendir.) el-isra1.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Ben de anladım Beytullah’tan geldiğini mescidi aksaya gideceğini. Ne kadar zaman burada kaldın? 
Yaşlı Kadın: ثلاث ليال سويا(üç gün üç geçe)Meryemsüresi10.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: yanında da yemek yok ne yiyorsun peki?! 
Yaşlı Kadın: هو يطعمني ويسقين(beni yediren, içiren o`dur)şuara suresi 79.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Neyle abdest alıyorsun? 
Yaşlı Kadın: فلم تجدوا ماءً فتيمموا صعيداً طيبا (su bulamamışsanız temiz toprakla teyemmüm edin…) Maide suresi 6.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Yanımda yemek var yiyecek misin? 
Yaşlı Kadın: ثم أتموا الصيام إلى الليل (sonra akşama kadar oruç tamamlayın) Bakara suresi 187.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Ama bu ay ramazan ayı değil!! 
Yaşlı Kadın: ومن تطوع خيراً فإن الله شاكر عليم (Her kim gönüllü olarak bir iyilik yaparsa şüphesiz Allah kabul eder ve yapılanı hakkıyla bilir) Bakara suresi 158.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Yolculuk haldeyken bize iftar mubah kılındı. 
Yaşlı Kadın: وأن تصوموا خيراً لكم إن كنتم تعلمون (Eğer bilirseniz “güçlüğüne rağmen” oruç tutmanız sizin için daha hayırlıdır) Bakara suresi 184.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Benim konuştuğum gibi neden konuşmuyorsun? 
Yaşlı Kadın: ما يلفظ من قول إلا لديه رقيب عتيد (İnsan hiçbir söz söylemez ki, yanında gözetleyen yazmaya hazır bir melek bulunmasın) Kaf suresi 18.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Cevaplarına hayran kaldım, sen kimlerdensin? 
Yaşlı Kadın: ولا تقف ما ليس لك به علم إن السمع والبصر والفؤاد كل أولئك كان عنه مسئولا ( Hakkında bilgin bulunmayan şeyin ardına düşme. Çünkü kulak, göz ve gönül, bunların hepsi ondan sorumludur.) İsra suresi 36.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: af edersiniz yanlış yaptım 
Yaşlı Kadın: لا تثريب عليكم اليوم يغفر الله لكم ( Bugün sizi kınamak yok Allah sizi affetsin!) Yusuf suresi 92.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Benim deveye bin hemen kafileye yetişelim 
Yaşlı Kadın:  وما تفعلوا من خير يعلمه الله(Ne hayır işlerseniz Allah onu bilir)Bakara suresi 197.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Onun binmesi için Deveyi oturttum 
Yaşlı Kadın: قل للمؤمنين يغضوا من أبصارهم (Mümin erkeklere, gözlerini “harama” dikmemelerini…, söyle..) Nur suresi 30.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Gözlerimi kapattım, ama deve binmek istediğin de deve hareket etti ve elbisesi de yitirildi ve şöyle dedi: وما أصابكم من مصيبة فبما كسبت أيديكم ( Başınıza gelen musibet, kendi ellerinizle işledikleriniz yüzündendir.) Şura suresi 30.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Biraz bekle ben halederim 
Yaşlı Kadın: ففهمناها سليمان ( Süleyman’a biz anlatmıştık) Enbiya suresi 79.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Deveyi çözdüm bin dedim 
Yaşlı Kadın:  O da binerken şöyle dedi سبحان الذي سخر لنا هذا وما كنا له مقرنين وإنا إلى ربنا لمنقلبون ( Bunu bizim hizmetimize vereni tesbih ve takdis ederiz, yoksa bunlara güç yetiremezdik, biz şüphesiz rabbimize döneceğiz.) Zuhruf suresi 13.ve 14.ayetler. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Yola çıktık ben önde gidiyorum bağırarak ve hızlı bir şekilde 
Yaşlı Kadın: واقصد في مشيك واغضض من صوتك ( Yürüyüşünde tabii ol, sesini alçalt) Lokman süresi 19.ayet. 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri:  Hızımı kestim yavaş, yavaş gitmeye ve şiir okumaya başladım. 
Yaşlı Kadın: فاقرؤوا ما تيسر من القرآن ( Artık kur`andan kolayınıza geleni okuyun) Müzzemmil süresi 20.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Sana pek çok hayır verilmiş 
Yaşlı Kadın:  وما يذكر إلا ألو الألباب ( Ancak akıl sahipleri düşünüp ibret alırlar) Bakara suresi 269.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Biraz yürüdükten sonra eşin var mı? Diye sordum 
Yaşlı Kadın: ياأيها الذين آمنوا لا تسألوا عن أشياء إن تبد لكم تسؤ كم ( Ey iman edenler! Açıklanırsa hoşunuza gitmeyecek olan şeyleri sormayın) Maide suresi 101.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Sesim kesildi kafileye ulaşana kadar  onunla konuşmadım. Sonra kafileye ulaştık kimlerin var diye sordum 
Yaşlı Kadın:المال والبنون زينة الحياة الدنياً ( Servet ve oğullar, dünya hayatının süsüdür) Kehf suresi 46.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Onun oğulları olduğunu fark ettim hacda ne işi vardı dedim 
Yaşlı Kadın: وعلامات وبالنجم هم يهتدون (Daha nice alametler. Onlar yıldızlarla da yollarını doğrultular ) Nahl  suresi 16.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: bende fark ettim onun çocukları bize yakın olan kafilede oldukları ve adları ne? Diye sordum. 
Yaşlı Kadın: واتخذ الله إبراهيم خليلاً (Allah İbrahim`i dost edinmiştir) Nisa suresi 125.ayet.                   
وكلم الله موسى تكليما  (Allah Musa ile gerçekten konuştu) Nisa suresi 164.ayet 
يايحى خذ الكتاب بقوة ( Ey Yahya kitab`a vargücünle sarıl) meryem suresi 12.ayet 
Abdullah Bin Mübarek hazretleri: Bende anladım ki onun çocuklarının adları İbrahim, Musa ve Yahya olduğunu. Ve onları çağırdım, hemen koşarak iki genç geldi. Hep birlikte oturduk, sonra  Yaşlı kadın فابعثوا أحدكم بورقكم هذه إلى المدينة فلينظر أيها أزكى طعاماً فليأتكم برزق منه (şimdi siz, içinizden şu gümüş paranızla şehre gönderin de, baksın, hangi yiyeceği daha temiz ise size ondan erzak getirsin) Kehf suresi 19.ayet. Sonra gençlerden biri çıktı ve yemek getirdi, benim önümde koydular ve bana şöyle dedi  كلوا واشربوا هنيئاً بما أسلفتم في الأيام الخالية (Geçmiş günlerde işlediklerinize “iyi amellerinize” karşılık, afiyetle yiyin, için.) Hakka suresi 24.ayet  Ben de onlara anneniz neden böyle yaptığını anlatacağınıza kadar yiyemeyeceğimi söyledim. Onlar da şöyle dediler annemiz kırk yıldır kuranı kerim dışında konuşmadı, rahman bana kızmasın diye, günaha düşmemek için böyle yapıyor.  
Ben de bunu duydum de  ذلك فضل الله يؤتيه من يشاء والله ذو الفضل العظيم (Bu, Allah`ın lütfüdür. Onu dilediğine verir. Allah büyük lûtuf sahibidir.) dedim. 
            Tabii bu da Allah`ın lütfüdür.  



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder