Lambanın karanlığı çağırıyor beni
Taş kesilmiş duvarlar
Toprak dam üstünde devler
Devden insanların oturduğu
evler
Her yanından yara almış
dökülüyor toprak
Cinler uykuda, insanlar
rüyada
Kerpiç evlerin gözünde
ışık
Hüzün ve mutluluk
birbirine karışık
Karanlık kör gözlere
çekerken sürme
Cinler bile yoksulluğa
alışık
Düğün alayı uykuları
sarmış
Gözlerde kanlı şafak
Akrep yelkovanı geçmiş
Kim nerede uyuyacak bu
gece
Ve nereden kalkacak?
Sözler, dikeni battıkça
kanar
Hangi bülbül gülün
güzelliğinde yanar
Aşk deyince içimdeki
hüzünlü düğün
Benim gördüğüm
Çözülmesi zor bir kördüğüm
Şafak kızarır utancından
Saklanacak yer arar
Bir çay sıcaklığı yükselirken
ufuktan
Güneş geceyi ışığıyla
sarar
Lambanın karanlığı
çağırıyor beni
Yüreklerde deprem
Deprem üstünde düğün
Taş kesilmiş duvarlarda
hüzün
Hüzün üstünde yaş süzüm
süzüm
Duman yükseliyor saçaktan
Ayın gölgesinde gözüm
Gözüm, özüm ve son sözüm
Bu gece dağılacak kanlı
şafaktan
ejdarha çok begendigimi belirtmiştim daha önce :) Başarılarının devamını diliyorum :)
YanıtlaSil