ÇOCUK SİGARASI / Hasan EJDERHA


Köyün bakkalından ortaklaşa bir paket sigara almıştık. İçimizden “Tatlı ya da helva alalım” diyen olduysa da çoğunluk sigara almamız hususunda karar kılmıştı. Sigara paketini bakkaldan alıp çıktığımızda heyecandan ölecek gibiydik; sigarayı almıştık almasına da şimdi büyüklerin bizi görmeyeceği bir yer lazımdı. İçimizde daha önce birkaç defa sigara tellendirmiş olanların yanında, hiç sigara içmemiş, ilk defa içecekler de vardı. En çok da onlar heyecanlanıyordu.

Çok ortaklı sigara paketimizi alıp bizim evin arka tarafındaki ardıcın gölgesine oturduk. Çünkü bizim ev köyün en son eviydi ve oralardan kimseler geçmezdi. Bizi sadece anacığım yakalayabilirdi, onu da bahçeye giderken gördüğümüz için bizim evin arkasında keyfimizi bozacak kimsenin karşımıza çıkma ihtimali olmadığına karar vermiştik.

Ardıcın gölgesinde alelacele bir hilal oluşturduk ve sigara paketini ortaya koyduk. Bütün ortaklar hemen sigarasını yakma arzusuyla bakarken ben; “keşke Büşra gilin evinin önünden sigara elimde geçsem ve Büşra beni görse” diye içimden geçiriyordum. Sanki Büşra gilin evinin önünden sigara elimde geçsem lise bire giden Büşra’yı ilkokul dördüncü sınıfa, ya da beni lise bire, Büşraların sınıfına çekecektim…

Herkes sigarasını yakmış acemi acemi içiyordu ki birden anacığım tepemizde beliriverdi. Hepimiz hayretler içinde kalmıştık. Ben sadece “Ana sen bahçeye gitmemiş miydin?” diyebildim. Meğerse anam evde ot kazmasını unutmuş ve onu almaya gelirken evin arkasında bizi görmüş.

Çok kızmıştı anacığım:

-     "Parmak kadar yoksunuz. Siz nerden öğrendiniz bakalım sigara içmesini? Kimin bu sigara? Öleceksiniz daha bu yaşta!

Arka arkaya sorular sıralarken bu arada da bizi dövecek bir değnek arıyordu etraftan. Kaçamamış öylece kalmıştık. Anam eline ciddi bir değnek geçirirse hepimizin haşatını çıkaracağa benziyordu. Doğrusu hiç şakası yoktu. Ya kaçıp kurtulacaktık ki anam tam kaçacağımız yerdeydi. Her hal-ü kârda bir kaçımızı o değneğin tadına bakacaktı.

Birden aklıma bir fikir geldi. Bu arada anacığım da uygun bir değnek bulamamıştı zaten.
-        "Anacığım. Dedim. Bizim içtiğimiz sigara çocuk sigarası…"

Anacığım bir an durakladı. Sonra yüzü aydınlandı yüzünün o eski mütebessim hâli ortaya çıktı.

-  "Ya öyle mi? Ocağınız batmaya. Deli çocuklar beni nasılda korkuttunuz." Diyerek yeri incitmeden attığı adımlarıyla evin ön tarafına doğru gitti… 


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder