AĞLAMA ÂDEMOĞLU ÂDEM OLMADIKTAN SONRA/Şeyhşamil EJDERHA











Kuşlar tellere dizilmiş perde perde
Ruhumu alıp götürüyorlar bir yerlere
Gönül bahçem yalnız, öksüz kalmış bir çocuk...
Kime tebessüm etsem
Bakıyorum, arkamdakiler nerede?

Dertler, dert içinde harman olmuş
Dalar düşlere rüyasız.
Kuşlar ağlar, ağlar umutlar...
Umutsuz kalmış insanlar yeryüzünde güneşi arar
Bir sestir deryaları bir damla suyla taşıran:
Allah bir, tekdir, gönüllerde çağlayan
Kuşlar bir neyzendir, nesin sen der
Ney’sin sen âdemoğlu ve çöller misali bir kum tanesi

Yüreğin ikiye ayrılmış birinde çağırıyor ezan sesi
Vav gibi diz çökmüş, bekliyorsun sonun sonsuzluğunu...
Sonsuzluk harf harf, hece hece gönülden dökülmedikçe
Nesin sen âdemoğlu bir damla âdemde
Yalnız gözler ağlamaz yürekler ağlamadıkça

Bir sor bakalım cerrahlara kalp var mı insanlarda?
Aradın onu; gökte, yerde, taşta, yağmurda, gözyaşında, kalp denilen organda
Aklın almadı senin o nasıl sığardı oralara
Yerini söylüyor halbuki sana, şah damarının attığı noktada
Ağlama âdemoğlu, kuşlar ağlamadıktan sonra
Göller derya olup, bu ateşte yanmadıktan sonra
Ağlasan ne fayda, Nuh’un Gemisi’nde toz olmadıktan sonra

Ney’sin sen, sesini üfle dualarına
Belki bir rüzgâr çıkar, götür seni uzak diyarlara
Ağlama taş toprak ağlamadıktan sonra
Ağlasan ne fayda organa kalp dedikten sonra
Ağlama âdemoğlu âdem olmadıktan sonra.

 13/11/2013 03:45

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder