BİR KÖFTENİN ANATOMİSİ/Can MUTLU



Dönüp Kıbleye’ye, Kıblem AVM’ye
Durdum divana, uydum CONİ’ye

Hatırlar mısınız?

Kredi kartından önce, insanların birbirinde kredisi vardı…
Olursa ödemek hesap kesim ve görünce istememek son ödeme tarihli,

Önce bu krediler tükendi, sonra olmayan paraya alıştık en sanalından…
Varsa da aldık yoksa da, yoksul çocukluğumuza inat, sonradan görmeliğimize tüy diktik el birliğiyle,

Çoğumuzun doğup büyüdüğü evler iki gözdü
Ama 4+1’ lere sığamadık, gönüllerimiz küçüldü evlerimizin büyümesine paralel ve aynı
oranda.

Tüketim dinine iman ettik toplu halde,
Tek kol aralığı hizaya geldik, hatırdan gönülden tövbe edip, hesaba kitaba yöneldik;

Ev alınacak al, tatile gidilecek git, ekonomik olunacak ol!

Konut Kredisi;  Zekâtı,
Kredi Kartı;  Namazı,
AVM’ler Camisiydi bu yeni inancın,

Hangi yaş aralıklarında hangi tüketici davranışları göstereceğimize de bu din karar veriyordu aslında,
Ve biz hiç yanıltmıyorduk, boşa çıkarmıyorduk beklentilerini aziz kapitalizmin

MIS, CRM, Capital Market, Fosil Yakıtlar, Yenilenebilir Enerji, Yeni Nesil Ödeme Kaydedici Cihazlar…
Üfürükten, püsürükten şeyler kafamızı bulandırırken zikir niyetine,
First level; “cepler dolu kalpler boş”
Bla, bla, bla…
next level; “cepte boş kalpte bomboş”
hoop “cambaza bak”

“the müslim you have called cannot be reached at the moment, please try again later”

Sonunda köfteyi çaktık çakmasına da,
Hem geç oldu biraz ve hem de içli değildi köftesi sekülerizmin.

Allahümme ecirna minnennar . . .


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder