CAFER KEKLİKÇİ’NİN “SEVİNÇ ÜLKESİ”/Hasan EJDERHA

Cafer KEKLİKÇİ, “Tanınma Korkusu” “Yasak Bölge” “Tahammül Şeridi” ve “Havarya” isimlerini taşıyan şiir kitaplarının şairi. Kendi poetikasında da zikrettiği gibi “sosyal gerçekçi şiiri” savunur. Sosyal gerçekçi şiirlerinde mısraları ve kullandığı ıstılahlar oldukça serttir ve eğip bükmez. Hatta şiirde kendi geleceğini bile umursamadan söyleyeceklerini inandığı gibi söyler. Onu sadece şiirlerinden tanıyanlar, şiirlerini okuyanlar sürekli cenk halinde olduğunu görürler ve çoğu mısralarında cenk heyecanı yaşarlar. Başka bir söyleyişle kavgacı bir şair sanabilirler. Kavga şiirleri de var, yeri gelince kavga da eder Cafer KEKLİKÇİ. (Böyle bir isimlendirmeye belki Cafer KEKLİKÇİ bile itiraz edebilir. Ben okuyucuyum ve öyle algılıyorum. Efendim o şiirleri okuyup cenk meydanına hazırlanıyorum var mı ötesi?) Esasında Cafer KEKLİKÇİ’yi yakın tanıdığım için aykırılığı, remz şahsiyeti ve bunların şiirine yansıması neticesinde ortaya çıkan şiirler ile ilgili çok şey söyleyebilirim. Fakat konumuz “SEVİNÇ ÜLKESİ” kitabı.

Yukarıda onca sözü, çocuklar söz konusu olunca ortaya bambaşka bir şair olarak çıkan Cafer KEKLİKÇİ’nin bu halini anlatmak için söyledim. Her an belindeki kamasına elini atacakmış gibi duran ve oradan şiir söyleyen Cafer KEKLİKÇİ Çocuk Şiirleri kitabı “SEVİNÇ ÜLKESİ”nde bir baba gibi hatta bir dede gibi şiirler söylemiş. Satır aralarından belki Cafer KEKLİKÇİ’den çocuk şiirleri kitabı çıkmasına şaşkınlığım anlaşılmadıysa açık açık söyleyeyim ki beklemiyordum. Çok şaşırdım ve sevindim. Baltayla lüle taşı yontan ustanın bir anda incecik kalem ile lüle taşı yontması halinin şaşkınlığı, hayranlığı ve sevincidir bendeki hal.

“SEVİNÇ ÜLKESİ” Çocuk şiirleri kitabındaki şiirler çok güzel ve çok farklı. Ayrıca Cafer KEKLİKÇİ’nin bir sorumluluğu yerine getiriyor gibi dikkatle konular seçmesi, mısraları oluştururken kullandığı kelimelerde gösterdiği hassasiyet açık açık görülüyor. Bir kuşu tutar gibi; fazla sıksan ölür, gevşek tutsan kuş kaçar ya! İşte böyle tatlı bir doz… Diğer taraftan şiirleri yazdıktan sonra bile çekiç izlerini nasıl bir hassasiyetle zımparaladığı görülüyor ki bu da çocuk şiirleri konusunun nasıl hassas bir konu olduğunun farkındalığını ortaya koyuyor.

Kitabın adını da veren şiir, kitabın da ilk şiiri: “SEVİNÇ ÜLKESİ”

dedemle elifbâ okuduk bu gün
sonra mescitte ağlayan ağacı anlattı dedem
peygamberimizi çok severmiş ağaç
ben de çok seviyorum dedim içimden

ardından hasan ile hüseyin efendimizi anlattı
mübarek sırtına alıp gezdirirmiş odalarda
çocukları çok severmiş peygamberimiz
torunlarını dizlerine oturtup dua edermiş onlara

sonra hazreti ali’yi anlattı dedem
çocuk yaşta peygamberimize inanmış sevinçle
sevinçle koşmuş gitmiş sokaklarda
sevinçle müjde vermiş annesine

ben de hemen anneme koştum sevinçle
anne dedim sübhaneke okusam dinler misin
ne demek oğlum sen oku hemen
dedi: bu senden duyduğum en güzel sesin

güzel okudum mu anne sonuç ne
akşam babama da söyleyelim mi bu günü
havlu tutacağım ben şimdi dedeme
abdest alırken melekler çok seviniyor çünkü

“SEVİNÇ ÜLKESİ” kitabı Kayalıpark Çocuk yayınlarından Haziran 2017’de çıkmış. Kitap 63 sayfa ve 14 şiir yer alıyor. Nefis bir mizanpajla resimlenmiş kitabın sayfaları; şiirlerin konusuna uygun, çocukların seveceği resimler… Mavi boyalı zemin ise çocukların okuma iştahına katkı sağlayacak kadar güzel olmuş.

Zaman zaman diğer kitaplarındaki şiirlerinden tanıdığımız Cafer KEKLİKÇİ’ye de rastladığımız oluyor kitabın sayfalarında. Mesela GÜZEL BEŞİKLER şiirindeki şu mısra ve imgeler Şair Cafer KEKLİKÇİ:

“hadi uyuyalım baba gözüme kaçtı uyku”

 Ne kadar tatlı değil mi? Bu mısra ilgimi çekti zira Cafer KEKLİKÇİ ilginç imajlar imgeler bulan ve kullanan bir şair…

GÜNEŞLİ RESİM şiiri ise her evde, insanların yaşadığı her evde yaşanan tatlılıklar. Alıştığımız, teslim olduğumuz, duygularımızın zirve yaptığı haller…

alo dede ben bugün var ya
çok güzel resim yaptım baksana
götürdüm astım buzdolabının kapağına
bir görsen nasıl uçuyor kuşlar
bizim evden uzak sokaklara

evet dede annemle babam da gördü
bir sürü top oynayan çocukları
beyaz ayıcık öksürdü sarı tavşan güldü
yürüyor gibi yaptığım bulutları
kim gördüyse sevdi kim gördüyse öptü

dede ben bugün var ya
güneş çiziyorum her tarafa


Her şairin çocuklara olan sorumlulukları açısından yapmaya mecbur olduğu ödevini yapmış Cafer KEKLİKÇİ. Yürekten tebrik ediyorum.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder