Oduna Ateş Veren İle Cezbeli Güller’in Yazarı ve Bize Dair Hasbihal/Memduh ATALAY



Herhangi bir nargile salonunda ya da en basitinden adı Endülüs
Yok, Endülüs kesmez Ashabı Kehf yahut Hıra olan cafelerde
Bilardo ve satranç rüşvetleri arasında
 Az fikir az ümmet şuuru satan derneklerde
Keskin ve katı biz ve onlar ayrımında
Biz, derken katıksız temiz, tavizsiz hak
Onlar derken tarihin bir unutulmuş sayfasından ortaya çıkan
Batılın ta kendisi güruh arasında mutlak
Köle ile efendi gibi
Hasan Abi yol menzilden evladır demiş Cervantes
Bir elveda yaşıyorum
Bilirim yumruklar sıkılı küfürler gırla
Toplum sadece siyaset değildir bir durun demeden daha
Oduna ateş veren kardeşim Ferhat
Mesnevi ve Kara Davut hikmetlerini
Bir slogan beş haykırış yüz miting
Şiir bu atmosferde inan herhangi bir amigonun sloganından küçük!

Herkesin bir çarşambası bir pazarı bir de piknik günü vardır
Hatta köyü vardır köy derken Karadere Harmancık değil
Tatil köyü vardır bizler giremeyiz girsek ağlarız
Ağlasak gülerler bize ağlasak kovarlar bizi
Dört çarpı dörtten daha değerli değil ki
Senin Cezbeli Güllerin senin metafizik aşı yapan dillerin
Şunu derken bile elveda diye
Kim bilir kaç okuyucu bir hafiye gibi
Tevili mümkün olmayan kesin sözlerimden
Kaç ihanet kaç idam çıkaracak!
Gümüş yüzük altına
Çarşaf pardösüye
Osmanlı rozeti Atatürk rozetine
Şubatta başka temmuzda başka eylülde başka
Renkler arasında benim bir sesim bir rengim vardı
El ele tutuşarak karakola değil idama yürümek bile vardı
Savunmalarımız hazır duruşumuz tamdı
Bir hocamız vardı yedi günde sekiz sürgün
Yine de adam gibi adamdı
Adı Muzaffer!
Bir kez gülerek şöyle demişti:
Allah incitmesin seni Memduh
Kör etmesin seni zaferler!

Şimdi bizim hikâyemiz bir nargile salonunda
Ya işe gireceklere
Ya işten çıkacaklara
Ya da en mühimi dönüyor ihaleye
Kendi soyluluğumuza tuzak kurmak gibi
Kurşun yüzgeçlerle yüzmek
Sağımız solumuz taş demir
Korkarak yaşayan bana benzer birinden
Bir saniye Kudüs bir dakika Arakan bir gün kimyasal silah
Her çarşamba Diriliş
Her Pazar piknik
Etkinlik etkinlik kalbe zaman kalmaz
Gündüz en küçük bir müsamahaya yafta
Gece Aliya dizisinden sonra
Sıfır üçlerde bir tivit:
“Biz de zalimlerden olursak zulme karşı savaşmamızın bir anlamı olmaz!”

Elveda Şair dostum Ejderha
Elveda kardeşim Ferhat!
Ahmet abiden bir mazlum yazısı bulabilirsek birlikte okuyalım
Ahmet abi bir yazı yazar mı mesela sonu
“Zulüm bizdense ben bizden değilim!”
Cümlesiyle biten?

Yanmaz kefeni kim buldu dersen
Kesin metafizik ve ruh düşmanı kapitalistin biridir derim
Maket Kâbe tavafı sırasında
Beş bin kişilik iftar sofrasında
“Külüm göğe savuralar” diyen
Yunus’un taşıdığı odunlardır benim kardeşim!
Ne kaldı ücrete tahvil edilmeyen
Yanan kefene sarın beni
Yeşile boyanmış cehalettin pazarında müşteri olmaktansa
Kefenimle yanayım!
Şiir bir hançer yaralı ellerimde!



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder