SOLUK SOLUĞA / Gün Sazak GÖKTÜRK



Kim nerde eşbah bulacak?
Bu ikilik sayı sistemi arasında,
Sıkışıp kalan bir sanrıda mı?
Ey aşk çığırtkanları!
Ey yozlaşmış, herkesi kendi gibi sanan illetli ruhlar!

Biz değil miydik yılkılara kanat takıp,
Küçük ve hızlı adımlarla karlı ovaları aşan.
Ayaklarından ateş çıkaran siyah atlara,
Yeleleri koşum eyleyip, savaşmayı öğreten.
Mavi göğü çadır belleyip,
Atlası bir uçtan bir uca bir kanat çırpması mesabesinde
Soluk soluğa atlarla geçen…

Şimdi kimsenin yanaşmak istemediği
Karanlık mezarlarız,
Beyaz karın örtüğü kara toprak,
Sisler bulvarında, yolunu kaybeden ruhların durağı.
Cehenneme açılan vebalı patika yollarda,
Zincire vurulan günahkâr.
İsimsiz bin bir surat ceset,
Ana koynunda süte hasret bebeyiz.
Şimdilik ama şimdilik kırık dökük mısralarız,
Gün, doğumunda bizi de ısıtır elbet yarın…
Kim bilir belki bir ses duyulur yüksek tepelerden,
“and olsun”      


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder